the big picture

gagarin_yuri1
Hayat boyunca ismi, cismi (görüntüsü) ne zaman geçse bilinçaltı ile karışık bir rüya sosu içeren baskın bir gülümseme ile hatırlanan bazı "kahraman"lar olması, çocukça olduğu kadar da insancıl birşey değil mi? Peki bir adamı ,tüm hayatını bir kenara bırakıp, yaşadığı sadece "bir an" için bu raddeye getirme hususunda Yuri Alekseyevich Gagarin 'den (Ю́рий Алексе́евич Гага́рин) daha kudretli kim olabilir? Uçsuz bucaksız, geniş Moskova caddelerinde görünen her "şey" gibi (yollar, binalar, mimari akımlara göndermeli ayrıntılar, sokak sanatı püskürmeleri ve tabi ki heykeller) insan hafsalasını zorlayan "ölçek" meselesinin bütün karakteristiğini yansıtan o devasa heykeli ilk gördüğüm andan beri, bu zat-ı muhteremin kulunuzdaki derin etkisi gün geçtikçe artar, artar...
07_4yuri_gagarin
Gezegenden geçtiğimiz sene aniden ayrılan Esbjörn Svensson'u, grubu ile birlikte 1999 senesinde, gezegenin görüp görebileceği en yaratıcı isimlerden birine sahip şarkısı "From Gagarin's Point Of View" ve şarkı ile aynı adı taşıyan albümün kaydı esnasında da Yuri'yi böyle bir yerlere koyduğunu farz ediyoruz. Esbjörn ile Ankara'da tanışmamızdan ve bu muhabetten ölesiye zevklendikten sadece 3 sene sonra gezegenden ayrılmasına mı üzülelim, albümü adadığı Gagarin'in bir "resmi" hepimizden önce mi gördüğüne gülümseyelim bilemiyorum ki...




devendra kısa düştü diyenlere...

Devendra-Banhart-Poster


baby ep'sini sevenlere, "daha, daha!" diyenlere. devendra banhart sizi, bizi kırmıyor, ilişkiler tarihinin en gıcık sorusunu sora sora geliyor: what will we be

fıtrat'ın titreşim sanatını eda edişidir.

natself1


var var; bu ailede bir şeyler var. hoş ritmler var, scratch dokunuşları var, funk'ın allahı var. fink'in daha neşeli, sosyal, eğlenceli biraderinin bir önceki albümünde, the art of vibration'da herşey var. vokalci ablaların sahnedeki titreşimi gibi bir şey.