...Geçmişin ne olduğu ve her ne ise, onunla ilişkimizin nasıl yürütülebileceğine dair daha evvel de burada sıklıkla kulak oynattık gerçi...
Kişisel hatırata olan bir Stockholm Sendromu'nun söz konusu olduğu bünyelerde tezahür eden suskunluklar, ancak Prelude In E Minor gibi bir besteyi Jerry Mulligan gibi bir "ölçek"ten dinleyerek dizginlenebiliyor. Nick Hornby-vari bir sual geliyor akla albüm döndükçe: "Acaba iyi müzik dinleyicileri bir kavram olarak "geçmiş" ile tam olarak iyi geçinemeyen, ve buna bahane olarak da kendi hatıratlarını müzik üzerinden tuttuklarını ileri süren bir garip tebaa mıdır?"
Kişisel hatırata olan bir Stockholm Sendromu'nun söz konusu olduğu bünyelerde tezahür eden suskunluklar, ancak Prelude In E Minor gibi bir besteyi Jerry Mulligan gibi bir "ölçek"ten dinleyerek dizginlenebiliyor. Nick Hornby-vari bir sual geliyor akla albüm döndükçe: "Acaba iyi müzik dinleyicileri bir kavram olarak "geçmiş" ile tam olarak iyi geçinemeyen, ve buna bahane olarak da kendi hatıratlarını müzik üzerinden tuttuklarını ileri süren bir garip tebaa mıdır?"
Albüm, basıldığı 1963 yılında belki dehşet rüzgarlar estirmedi fakat, ne önemi var; hangimiz estirdik ki değil mi Gerry? Ne çok şey biliyoruz değil mi Gerry?