"zinc" dedi, çıktı evden


Drum'n'Bass 'in hala mücevherler yumurtlamaya devam ettiği 2000'lerin başlarından kalma bir dost; artık gündüzleri plak dükkanlarında kafasında kulaklıklarla plak tırmalarken değil, geceleri bir saatte kapıyı vurup çıkmalarıyla tanınmaya başlamış. Şehrin sokaklarının, "street art"larının, "güneş tepedeyken underground olanlar"ının aralarından çıkıp, geceleri arka sokaklardaki karanlık dans pistlerinde gözlerini yumanların adamı olmuş. Biz onu daha hala The Fugees şaheseri "Ready Or Not" a yaptığı dehşet remixle hatırlarken, o nerelere gitmiş, kimleri görmüş, DJ Zinc yeni EP 'si Crack House 'da sıcağı sıcağına biiir bir anlatmış...

EP demek de haksızlık olur, plak tamı tamına 10 parçadan bir başka deyişle 55 dakikadan oluşmakta; düpedüz bir albüm bu. Ha "tamam tıraşı kes, bu iş bize ne anlattı son kertede?" derseniz, 1990'lar boyunca ve 2000'li yılların başlarında had safhada etkin olan tüm drum'n'bass prodüktörlerinin 2000'lerin sonlarına geldikçe dümenlerini illa da dub'a, dubstep'e kırmadıklarını; orijinleriyle ilk bakışta pek örtüşmeyen bu evrimin de gayet estetik sonuçlar verebileceğini okudum. Gerçi bu "alternatif evrim"in bir sağlam örneğini de taaa 2002 senesinde büyük üstad Photek, dümeni minimal house-deep house semalarına kırarak "Solaris" adlı plağında da gerçekleştirmişti amma, varsın o da başka bir mamanın konusu olsun. Naçizane. Bakalım siz ne diyeceksiniz.