kalbim hep sizinle be! vallaha da billaha da...






Sevgili Damian,

Hava burada da en az Jamaika'da olduğunu tahmin ettiğim kadar sıcak. Tek fark, ne kadar rüzgar eserse essin, bu sıcakta dalgalanan bayraklar oradakiler kadar "havalı" olmuyor. Bırak bir yere oturup tüttürerek düşünmeyi, bir yerden bir yere giderken nefes bile almak inan çok zor. Ama özlenen o akşamüzeri saatlerinde inan, ne seni ne de sevgili babanı unutuyoruz. Burada oraları, Kingston Town'ı, Jamaika'yı, New York'un gri arka sokaklarını, duruşunuzu, ritminizi, spoken word'ünüzü, hip hop'unuzu, rastanızın tek bir halatını dahi göz ardı etmek hayli zor.

Geçen günlerde mamanın amcasıyla konuştuk bak: reggae içine daha dolgun, baslı baslı hip hop'u yedirin abi siz. Bu işi yapsanız yapsanız sen ve kardeşlerin yaparsınız, eminiz. Şu "peder bey" hususunu da fazla büyütmeyin bizce. Nihayetinde bizim de babamız dünyayı değiştirse, reggae'nin içine istediğimiz sosu katar, "aha oldu" diye de herkese yuttururduk.

Damian, inan hava gittikçe daha da ısınıyor. Jah bile bu kadarına isyan ederdi. Ailecek içimize buz gibisiniz. Yolu bu ritimden geçen herkesle birgün Zion yollarında buluşacağız, eminiz.