
bakınız bana bunları ne söyletiyor: üstad yeni bir albüm çıkardı, biliyorsunuzdur. sandık adlı albümde formül şaşmamış. sözgelimi, kenan doğulu'dan ziyade büyük biraderi ozan doğulu'nun kaktırmasıyla, ancak jazzy versiyonuyla dinlenir hale gelen "tutamıyorum zamanı", müslüm'ün elinde müthiş bir şeye dönüşmüş. sezen aksu'nun "vazgeçtim"i zaten kıyıcıdır, burada da biraz daha ağırbaşlılıkla, sıkıcılığın sınırına dek gelen ve o hatta cambazlık yapan bir hal almış. ama asıl geleceğim nokta, müslüm'ün iki hali ve bu iki hal arasındaki farkın bende bıraktığı saygı hissi: üstad kendi şarkılarından "itirazım var"ın iki versiyonunu albüme yerleştirmiş. lütfedip dinleyiniz: ceza ile düet (!) halinde olduğu versiyonla solo takıldığı arasındaki okuma tarzlarına, farklılıklara, ruh ayrılığına kulak kesiliniz! nasıl bir hoşgörünün, adaptasyonun, tevazuun sahne almakta olduğunu görünüz.
bu durumu tespit eden ve benim de idrak etmemi sağlayan ş.d.'ye de buradan sevgi, selam..